İsrail’de Netanyahu’ya destek oranı, Hizbullah saldırılarının ardından arttı
Yolande Knell
BBC Orta Doğu Muhabiri
Hamas’ın geçen yıl 7 Ekim’de düzenlediği saldırıdan sonra popülaritesi büyük darbe alan İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu’ya verilen destek, yeni bir kamuoyu yoklamasına göre ülkesinin Hizbullah karşısıdaki askeri başarıların ardından arttı.
İsrail Kanal 12 televizyonunun Pazar gecesi yayımladığı kamuoyu yoklamasına göre, genel seçim yapıldığı takdirde Netanyahu’nun Likud Partis en çok sayıda sandalyeyi kazanıyor.
Ancak ankette, Netanyahu’nun tek başına iktidarı alamayacağı, muhalif partilerin daha çok sayıda milletvekili olacağı ve Netanyahu’nun yeniden bir koalisyon hükümeti kurabileceği görülüyor.
Netanyahu’nun şansına, eski siyasi rakibi Gideon Saar da Pazar günü koalisyon hükümetine katıldı. Bu adımın Netanyahu’yu güçlendirmesi bekleniyor.
Netanyahu “Birlikte omuz omuza çalışacağız ve savaşın veriliş biçimini etkileyen forumlarda yardımını isteyeceğim” dedi.
Saar’ın savaşın gidişatını belirleyen Güvenlik Kabinesi’nde bir koltuğu olması öngörülüyor.
Saar’ın dört milletvekiline sahip partisinin de koalisyona katılmasıyla, hükümet 120 sandalyeli parlamentoda, 68 milletvekilinin desteğine sahip oldu.
Geçtiğimiz haftalarda, savunma bakanlığı pozisyonunun şu anda destek gören, tecrübeli eski general Yoav Gallant’tan alınıp, daha az deneyime sahip Saar’a verileceği dedikoduları gündemdeydi.
Ancak, İsrail Hizbullah’a karşı büyük saldırılara girişmişken bu hamleden vazgeçilmiş gibi görünüyor.
Hükümetin yeni kompozisyonu, Ulusal Güvenlik Bakanı İtamar Ben Gvir’in gücünü zayıflatıyor. Aşırı sağcı bakan sık sık, hükümetin Gazze’deki savaşı sona erdirmek, rehineleri eve getirmek için “pervasızca” bir anlaşma yapması ya da Hizbullah’la kalıcı ateşkesi kabul etmesi halinde koalisyonu bozma tehdidinde bulunmuştu.
Koalisyon şimdi, Ben Gvir’in Yahudi Gücü partisinden altı milletvekilinin desteği olmadan ayakta kalabilir ve bu durum Netanyahu’ya daha büyük bir manevra alanı sağlayabilir.
Bir zamanlar Likud’un yükselen yıldızı olarak görülen Saar, Netanyahu’nun hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla mücadele ederken görev yapmaması gerektiğini söyleyerek, başbakanın en büyük karşıtlarından birine dönüşmüştü. Saar, koalisyon hükümetine katılma kararını birliği güçlendiren bir vatanseverlik hamlesi olarak göstermeye çalıştı.
Ancak İsrailli yorumcuların kendi çıkarlarına göre hareket ettiği suçlamalarına da maruz kaldı.
Yedioth Ahronoth gazetesinden köşe yazarı Sima Kadmon “Saar’ın hükümete katılma kararı kesinlikle Netanyahu’nun gitmesi gerektiğini düşünen çok sayıa kişiye acılı bir darbe oldu. Çeşitli suçlardan yargılanmasından, İsrail’in şimdiye kadarki en yolsuz, en hedonistik ve en yalancı başbakanı olmasından” diyor.
Kadmon, Saar’ın hamlesiyle “İsrail’in şu ana dek görev yapmış en kötü hükümetinin istikrara kavuşacağını ve normal seçim tarihi olan Ekim 2026’nın şimdi daha gerçekçi bir tavkim gibi gözüktüğünü de vurguladı.
Ek sandalyeler, İsrail’in şimdiye kadarki en aşırı sağcı hükümetinin karşılaştığı bir diğer sorunun çözümüne de yardımcı olabilir.
Savaşın bu hassas döneminde ordunun acil yeni asker ihtiyacı varken, yeni askere alma yasasının geçmesi görüş ayrılıklarını artırdı.
İsrail Yüksek Mahkemesi, geçen Haziran’da devletin ultra Ortodoks Yahudi din eğitimi alan öğrencilerin askere almaya başlaması gerektiğine hükmetti. Bu kesimler, tarihi olarak askerlikten muaftı ve koalisyonun bağlı olduğu iki ultra Ortodoks parti askere alınmaya net bir şekilde karşı.
Başbakanla arası giderek bozulan Savunma Bakanı Yoav Galant, Temmuz’da ultra Ortodoks topluluktan 1000 dolayında 18-26 yaşındaki erkeğe celp gönderdi.
Netanyahu, geçen yılın sonlarında partisine verilen destekte yaşanan büyük düşüşü fark etti.
Kişisel “Bay Güvenlik” imajı 7 Ekim saldırılarıyla büyük hasar almıştı.
Ancak Ağustos ayındaki kamuoyu yoklamaları, desteğin toparlanmaya başladığını gösteriyordu.
Son kamuoyu yoklamaları Likud’un 25 sandalye kazanabileceğini gösteriyor. Tüm koalisyon partileri 49 sandalye alırken, muhalif partiler 66 sandalye kazanıyor.
Kanal 12 için yapılan araştırma, Netanyahu’nun hala % 38’lik destekle, hala başbakanlık için en gözde aday olduğunu gösterdi. Merkez sağcı muhalif lider Yair Lapid’e verilen destek % 27’de kaldı.
İsrail Lübnan’a kara saldırısından söz ederken, ülkenin kuzeyindeki onbinlerce İsrailli hala ne zaman evlerine dönebileceklerini bilmiyor.
Hizbullah’ın başlıca müttefiki İran saldırmaya karar verirse, neler olabileceği tahmin edilemez.
Uluslararası arenada İsrail giderek artan bir tecrit altında. Uluslararası mahkemeler İsrail’i soykırımdan yargılayıp yargılamamayı değerlendiriyor ve başbakan ile savunma bakanı hakkında insanlığa karşı suç iddialarıyla arama emri çıkartılmasını istediler. Netanyahu’nun nihai dayanıklılık testi henüz hala karşısına çıkmamış olabilir.